Evet sabırsızlıkla beklediğiniz turumuzun ilk gününe başlıyoruz. Karadeniz sabahına uyandığımız mükemmel bir sabah karşılıyor bizleri otelimizin manzarası eşliğinde kahvaltımızı yapıyoruz. Bugün ki rotamızda bizlere enerji fazlasıyla lazım olacak. Günün güzelliklerini görmek, anılar biriktirmek için yola çıkıyoruz. İlk durağımız reklam filmlerine konu olan, dizilerde gördüğümüz meşhur çaylık. Haremtepedeyiz. Görmüş ve görebileceğiniz en güzel çaylık Haremtepe de bulunuyor. Bu güzel köy yeşillikler içinde sizleri karşılarken anı ölümsüzleştirip fotoğraf makinelerimizin deklanşörüne sık sık basacağız. Burada ki ziyaretimizi gerçekleştirdikten sonra yine sahil yolunu takip ederek Hopa – Borçka güzergahına devam ediyoruz. Burası da yeşilin her tonunu görebileceğiniz doğasıyla sizleri büyüleyecek olan Karagöl’e ev sahipliği yapıyor. Rotamız Karagöl arabamız da neşeli şekilde ikinci durağımıza doğru hareket ediyoruz. Karagöl’e ulaştığımızda sizleri Karçal dağları eteklerinde kalmış olan göl karşılayacak. Burada isterseniz deniz bisikleti ile gölde gezinebilirsiniz. Çeşitli aktivitelerin bulunduğu bölge de gönlümüzce geziyor ve eğleniyor, doğal güzelliklerin tadını çıkartıyoruz. Öğle yemeğimizi yedikten sonra rotamız Fırtına Vadisi. Burada bizleri zipline ve salıncak gibi aktiviteler bekliyor. Zipline iki ip arasında karşı yakaya geçtiğiniz macera dolu bir aktivite. Biliyoruz artık yoruldunuz şimdi ise Rotamız Ayder, Ayder yaylası çok revaçta olup aynı zamanda insanların çok merak ettiği bir yayla. Biz de geceyi Ayder yaylasında ki otelimizde geçireceğiz. Akşam yemeğinden sonra isterseniz yaylada yürüyüşler yapabilirsiniz.

Sabaha Ayder yaylasında başlıyoruz. Biliyorsunuz enerji bizim için önemli yayla havasında manzaraya karşı kahvaltımızı otelde alıyoruz. Bugün ki ilk durağımız bizlere mükemmel bir görüntü sunacak olan Bulut Şelalesi. Tar deresi boyunca 30 dakikalık bir yürüyüş ile nefesimizi temiz hava ile dolduracağız. Öyle ki şelaleye varınca daha da rahatladığınızı hissedeceksiniz. Göreceğimiz şelale sanki bulutların üstünden dökülüyormuşçasına zarif ve bir o kadar da hiddetli akıyor. Bugün ki ikinci durağımız ise Avusor yaylası. Kaçkar dağlarına doğru tırmanmaya başlıyoruz. Yol boyunca göreceğiniz manzaralar sizleri büyüleyecek ve bu bölgeden ayrılmak istemeyeceksiniz. Öğle yemeğimizi 2400 rakımlı Avusor yaylasında alıyoruz. Biraz da dinleniyoruz güzel olan bir şeye ulaşmak biraz yorucu olabiliyor. Yemeğimizden sonra yayla gezimizi yapıyor ve mükemmel güzellikte ki doğa ananın bizlere sunmuş olduğu görsel şöleni bizzat içinde yaşıyoruz. Biraz yoruluyoruz ancak Kemerli Kaçkarların eteğinde bulunan Büyük göl’e tırmanışa geçiyoruz. İşte gezimizin en can alıcı noktası belki de hayatınızda görmüş olacağınız ender güzelliklerden birisi karşınızda. 2700 rakımda bulunan bu krater gölü muhteşemliği ile sizleri kendisine hayran bırakacak. Tabii ki bu anılarımızı da fotoğraf makinemize kaydetmeyi unutmuyoruz. Deklanşörlere Basılsın, Manzaramız ölümsüzleşsin! Ve şimdi Bulutların ülkesine doğru yola çıkıyoruz. Gün batımının yayla ile yaptığı raks’ı izlemek için rotamız Huser Yaylası. Sis denizi, gün batımı ve

doğal güzelliklerin içinde şehir hayatının bizlere getirdiği tüm stresi bırakıyoruz burada. Burada bulunan salıncak ile de keyfinize keyif katabilirsiniz. Buradaki rotamızı da tamamladıktan sonra artık karnımızın acıktığını fark ediyor ve akşam yemeğimizi alıp dinlenmek için otelimize dönüyoruz.

Turumuzun 4.gününde bizleri yemyeşil ormanlarıyla ünlü olan destinasyonlar karşılayacak. Turumuza başlamadan önce otelimizde kahvaltımızı alıyor ve ilk durağımıza doğru yola çıkıyoruz. Göreceğimiz ilk destinasyon Şenyuva Köyü. Şenyuva köyü filmlere dizilere konu olmasıyla ünlenmiş şirin bir karadeniz köyü. Burada fotoğraflama yapabileceğimiz alanlar olacak. Şenyuva köyünde ki gezimizin ardından Zilkaleye doğru yola çıkıyoruz. Zilkale ortaçağ da kervan yolu üzerine kurulmuş bölgenin güvenliğini korumak amacıyla inşa edilmiş bir yapı. Mimarisi sizleri büyüleyecek ve bu efsane yapı da panaromik manzaralar ile karşı karşıya kalacaksınız. Ortaçağ’ı hissedecek ve Kale’nin dönem için olan önemini rehberimizden detaylı bir şekilde öğreneceksiniz. Zilkale gezimizin ardından Şimşir ormanlarına doğru yola çıkacağız. Şimşir ormanları yeşiller içinde adeta sizleri büyüleyecek ve kendinizi cennetten bir köşede hissedeceksiniz. Şehir hayatının vermiş olduğu stres ve yoğunluğu Şimşir ormanlarında bir kenara bırakacaksınız. Orman içerisinde gerçekleştirdiğimiz yürüyüşün ardından içlerimize müthiş bir huzur doğacak. Yolculuğumuza Çat deresi ile devam edeceğiz. Fotoğraf çekilmek için sabırsızlandığınızı biliyoruz. Şimdi size mükemmel fotoğraflar yakalayabileceğiniz bir rotaya götürüyoruz. Çilanç Köprüsü, Deklanşörünüze zamanında bastığınızda öyle güzel fotoğraflar çıkacak ki ortaya anılarınızı ölümsüzleştireceksiniz! Taş kemer köprülerini ve bu köprülerin mimari açıdan önemini rehberimizden dinleyeceğiz. Bölgede Palovit şelalesi gibi görsel şölen yaşatacak bir şelalemiz bulunuyor. Bu şelalenin özelliği debisinin bölgenin en yüksek debilerinden birisine sahip olması. Sanki kendinizi uyanmak istemeyeceğiniz bir rüyada gibi hissedeceksiniz. Gezdik, gördük, fotoğrafladık peki ya karnımız acıkmadı mı? Hemen öğlen yemeği için molamızı veriyoruz. Mola sonrası bölgede rafting yapma imkanımız olacak. Bu heyecanlı aktivite sizlere çok iyi gelecek. Bölgenin en güzel parkurlarından birinde deneyimleyeceğiniz bu fırsatı bizlere sorarsanız kaçırmayın! Burada geçirdiğimiz vakit sonrası artık Rize yoluna doğru rotamızı alıyor ve yolculuğa başlıyoruz. Rizeye özgü olan Rize Bezi dokuma tezgahlarının yanında alıyoruz soluğu. Hem Rize Bezinin hikayesini dinleyeceğiz hemde alışveriş yapma fırsatına sahip olacağız. Rizedeyiz ve sizi bölgenin en güzel manzarasına sahip Şahin Tepesine götürüyoruz. Çayımızı manzaramıza karşı içiyor ve sonrasında konaklama için otelimize doğru yol alıyoruz.

Rüya gibi geçirdiğimiz turumuzun son demindeyiz artık. 5.günümüz ve karadenize yavaş yavaş veda edeceğiz. Bir burukluk var içimizde ancak yeniden görüşecek olmanın verdiği huzur ile rotalarımıza doğru yol almaya başlıyoruz. İlk durağımız Uzungöl, Bölge halkının çok sıklıkla tercih ettiği bir yerleşim yeri olarak görülüyordu. Son zamanlar da ise Turizm amacı ile tüm dünyayı kendine hayran bırakmayı başardı Uzungöl. Uzungöl’e varışımıza istinaden göl etrafında bir keşif turu gerçekleştiriyoruz. Daha sonra seyir terasına çıkarak panaromik manzaraya karşı fotoğraflarımızı çekiyoruz. Burada ki vaktimizi doldurduktan sonra rotamız Sürmene. Sürmene, bıçaklarıyla ünlü küçük bir Trabzon ilçesi. İlçe küçük ama bıçaklarının ünü tüm dünya tarafından bilinmekte. Burada bıçak imalathanesini ziyaret ederken bir bıçağın nasıl yapıldığına dair altın değerinde bilgileri de alıyoruz. Rotamız Maçka. Sümela manastırının turizme açık olan kısımlarını ziyaret edip bu manastır hakkında bilgilendirme alacağız rehberimizden. Öyle ki bu manastırın geçmişi çok eskiye dayanmaktadır. Deniz seviyesinden 1150 Mt. Yükseklikte olan bu devasa yapı Rum Ortodokslarına aittir. Bu mükemmel mimari sizleri hayran bırakacak. Turistlik açıdan çok fazla ziyaret alan Sümela Manastırı bir cazibe merkezi haline gelmiş durumda. Burada ki gezimizi bitirip öğle yemeklerimizi alıp Trabzon’a hareketimiz başlıyor. Atatürk köşkü ziyareti sonrası Trabzon Gümüşçüler çarşısını sizlerle beraber gezip alışverişlerimizi yapıyoruz. Vedalaşmadan önce son serbest zamanımızı değerlendirdikten sonra sizleri Havaalanından Uğurluyoruz. Tekrar Buluşmak Ümidi ile..