Kuyucak, Burdur Gölü,Yarışlı Gölü, Serinhisar Leblebi Çarşısı, Denizli

Siz Değerli misafirlerimiz ile belirtilen saatte ve hareket noktalarında buluşmamızın ardından molamızı Afyon SÇ Park Dinlenme Tesisleri'nde rehberimizin belirlediği sürede yaptıktan sonrasında, ilk durağımız olan Kuyucak Köyü'ne yönümüzü çeviriyoruz. Kuyucak Köyü'nde alacağımız kahvaltı sonrasında (ekstra) Isparta dünyaca ünlü Gül’lerinin yetiştiği Gül Tarlalarına gidiyoruz. Ellerimizle topladığımız Güllerin sonra ki safhalarda Gül yağı vb şeylere nasıl dönüştüğünü yerlerinde izleyip, alış veriş yapma imkanı buluyoruz. . Bu eğlenceli zamanlarda dileyenler burada oluşturulan reyonlarda köylülerin kendi ürettiği gül ve lavanta ürünleri (yağ, su, sabun, krem vb.), köy ürünlerinden alma imkânı bulacaktır. Alışveriş molamızı tamamladıktan sonra yönümüzü Türkiye'nin Maldivleri olarak da bilinen Salda Gölü'ne çeviriyoruz. Salda Gölü'ne giderken yol güzergahı üzerinde Burdur Gölü ve Yarışlı Gölü kıyılarını da panoramik olarak görüyoruz. Türkiye'nin Maldivleri olan Salda Gölü'ne vardığımızda bizi karşılayan cennet de hava şartlarının uygunluğuna bağlı olarak yüzebilirsiniz. Salda Gölü'nde doya doya geçireceğimiz vaktin ardından Denizli'ye hareket ediyoruz. Türkiye'nin Leblebi ihtiyacının %80'i "Leblebi'nin Başkenti" olan Serinhisar'dan sağlanmaktadır. Türkiye'nin Leblebi deposu olarakta bilinen Serinhisar Leblebi Çarşısına uğruyoruz ve rehberimizin belirlediği buluşma saatinde toplanıp akşam yemeği ve konaklama için otelimize doğru yola çıkıyoruz. 

Pamukkale, Balon Turu, Travertenler, Hierapolis Antik Kenti, Yamaç Paraşütü, Tekstil Fabrikaları, Kuşadası, Meryem Ana, Efes Antik Kenti, Şirince

Sabah otelimizde alacağımız açık büfe kahvaltı sonrasında Pamukkaleye hareket ediyoruz. Hierapolis Antik Kentini gezmekle güne başlıyoruz. 2 bin yıl öncesinde de Bergama Krallığı bu çekiciliğe karşı koyamamış ve travertenlerin yanına Hierapolis Kenti’ni inşa etmiştir. Bu dönemde Hierapolis bir termal sağlık merkezi gibi görev yapmış ve şifalı olduğuna inanılan kaynakları binlerce yıl boyunca Anadolu’nun farklı yerlerinden gelip sağlık ve güzellik arayan kişiler tarafından ziyaret edilmiştir. Günümüzde de güzellik ve sağlık arayışı içinde termal havuzları ziyaret edilmeye devam ediyor. Siz de binlerce yıl öncesindeki antik dünyanın insanlarının yüzdüğü sulara girebilir ve travertenlerin muhteşem manzarasını izleyebilirsiniz. Her noktasında ayrı izler ve özellikler bulunan Antik kentte Rehberimizin anlatımlarını dikkatle dinleyip verilecek fotoğraf molaları eşliğinde Hamam Binası Nekropol Alanı, Ana Cadde üzerinde bulunan Domitian Kapısı ve Latrin Binası, Apollon Tapınağı ve cehennemin giriş kapısı olarak bilinen Plutonium(cin deliği),da ziyaret ettikten sonra öğlen yemeği için White Heaven Restauranta'a gidiyoruz. Ardından bembeyaz dokusuyla kendisine hayran bırakan Travertenlere ulaşıyoruz. Rehberimizin bilgilendirmesi ve Traverten havuzlarına girmek için verilecek serbest zamanın ardından Travertenler'den ayrılıyoruz. Tekstiliyle ünlü Denizli ilimizin meşhur tekstil fabrika satış noktalarında verdiğimiz alışveriş molasının ardından sadece Hristiyan dini için değil tüm dinler için kutsal sayılan Meryem Ana Evi, Dilek Çeşmesi, gezileri. Bülbül Dağı’nda bulunan Meryem Ana Evi’ne doğru yola çıkıyoruz dileklerimiz diliyoruz. Buradaki kısa molamızın ardından Efes Antik Kenti (Magnezia kapısı, Saray binası, Odeon, Kutsal alan, Zeus Sunağı, Heraklios Kapısı, Kuretler Caddesi, Domitian Tapınağı, Nike Heykeli, Trajan Çeşmesi, Skolastik Hamamlar, Hadrian Tapınağı, Tuvaletler, Yamaç Evler, Celsus Kütüphanesi, Aşk Evi ve Tabelası, Mermer Cadde, Efes Antik Tiyatrosu, Liman Caddesi), gezileri. Öğle yemeği. Yemek sonrası Rumlarla Türklerin yıllarca, Rumlarla Türklerin yıllarca bir arada yaşadıkları ilginç, eski ev mimarisi ve meyve şarapları ile ünlü Şirince (Eski adı ile Çirkince) köyüne doğru yola çıkıyoruz. Şirince  gezisi ve dünyaca ünlü meyve şarapları  alışverişi için  Artemis Şarap Evi'nde serbest zaman. Serbest zaman sonrasında bizleri bekleyen aracımıza binerek otelimize doğru yola çıkıyoruz. Akşam saatlerinde otelimize varış, akşam yemeği ve konaklama.

Ayvalık, Şeytan Sofrası, Cunda, Taksiyarhis Kilisesi, Taşkahve 

Sabah otelimizde alacağımız sabah kahvaltısının ardından ardından Ayvalık'a doğru yola çıkıyoruz. Sabah saatlerinde Ayvalığa varış. Kuzey Ege’nin yıldızı Ayvalık’ta ilk durağımız Şeytan Sofrası oluyor. Şeytan Sofrası, Ayvalığın çam ormanları arasına gizlenmiş, rivayete göre şeytanın ayak izinin bulunduğu , bölgenin kuşbakışı seyrinin en yüksek olduğu noktalardan biridir. Burada siz değerli misafirlerimize Ayvalık’ın yeşil ve mavinin aşkını seyre bırakıp çaylarını, kahvelerini yudumlamaları ve bölgeden eşsiz fotoğraflar çekebilmeniz için serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanımızın sonrasında, bu sefer rotamızı Ayvalığa çeviriyoruz. Ayvalık’ta ilk durağımız, merkezdeki saatli cami oluyor. Kesin olmamakla birlikte 1850 yıllarda Agai İanni Kilisesi olarak Ayvalık'ta inşa edilen bu kilise Cumhuriyetin ilanına müteakip birinci mübadele kapsamında yöreye yerleşen halkın ihtiyaçlarına binaen camiye çevrilen bu kilisenin hikayesini birde rehberimiz eşliğinde dinliyoruz, buradaki bilgilendirmemizin ardından, tenekeciler sokağından geçerek Ayvalık merkezde yöresel damla sakızlı kurabiye, sakızlı türk kahvesi ve tatlı alışverişi için sizlere serbest zaman tanıyoruz. Bu serbest zamanda çayınızı ve kahvenizi keyifle yudumlayıp gün ortasında kısa bir soluklanma fırsatını değerlendirmenizi tavsiye ediyoruz. Not: Bölgenin meşhur Ada çayınında tadına bakmadan dönmeyin(: Buradaki serbest zamanımızı tamamlamamızın ardından, bölgenin bir diğer kalbi Cunda’ya doğru yola çıkıyoruz.. Adayı, Ayvalık’a bağlayan Türkiye’nin ilk boğaz köprüsünden geçerek Cunda’ya ulaşıyoruz. Cunda da rehberimizin gerekli anlatımlarının ardından, sizlere verilen serbest zamanda misafirlerimiz birbirinden güzel oymalarla süslenmiş balkon ayakları ve üzerindeki motiflerle geçmişin izlerini taşıyan tarihi evler arasında dolaşabilir, Rahmi Koç Vakfı tarafından dönem oyuncakları ve eşyalarının sergilendiği müzeye çevrilen Taksiyarhis Kilisesi’ni görebilirler. Kısa yürüyüşleri ardından da neoklasik mimari örneği, taş ustalığı görülmeye değer Taş Kahve ’de sakızlı kahvelerini yudumlayıp , adanın meşhur tostu- dondurması ve lokmasının tadına bakabilirler. Sonrasında ise tüm bu güzellikleri geride bırakıp bölgeden ayrılarak Ankara'ya doğru dönüş yolculuğuna geçiyoruz. Yolda vereceğimiz molaların ardından, güzel bir tatilin sonununda hem hafızalarda, hem de damaklarda bırakacağı izlerle birlikte Ankara'ya varıyoruz. Siz değerli misafilerimizle bir başka SSCTUR organizasyonunda buluşmak üzere turumuzun sonlandırıyoruz.