Biniş noktalarından katılacak misafirlerimizle birlikte gece yolculuğumuz başlıyor.
Gezdirir Turun konforlu otobüsleri ve ikramları eşliğinde yapacağımız yolculuk sonrası Sivas'a ulaşıyoruz. Cumhuriyet Kenti Sivas’ı gezmeye başlıyoruz. Cumhuriyet tarihi ve Selçuklu döneminin bu önemli kentinde ilk ziyaret noktamız restorasyonu devan eden Gök Medrese olacak. Ardından zamanla eğilen ve eğri olarak ayakta kalan minaresiyle ünlü Ulu Cami ’yi görüyoruz. Buruciye Medresesi , Çifte Minareli ve Şifaiye Medresesiyle güzel Sivas meydanını ziyaretimize devam ediyoruz.Yıllarca lise olarak sonrasında ise kongre binası olarak kullanılan Sivas Kongre Binasını gezdikten sonra cumhuriyet meydanında serbest zamanımız başlıyor.Madımak otelini görebileceğimiz ve meşhur çerkezin kahvesinde içebileceğimiz kahvelerin eşliğiyle tamamladığımız serbest zamanımız sonrasında Erzincan ’a doğru yol almaya başlıyoruz. Karasu Nehri’ nin Munzur ve Tercan Dağları arasında oluşturduğu ve kendi adıyla da bilinen geniş ve verimli ovaya kurulmuş olan Erzincan belki de ülkemizin en yeşil şehirlerindendir. Turistik bir il olmamasına rağmen yeşilliği ve insanlarının sıcaklığıyla aklınızda kalacak bir şehirdir Erzincan. Bakırcılar Çarşısı’nda vereceğimiz alışveriş molasında dileyenler birbirinden güzel ve farklı bakır işlerinden alabilirler. Öğle yemeğimizi şehirde serbest olarak aldıktan sonra Erzurum ’a doğru yola çıkıyoruz. Uzunca bir süre boyunca Karasu Vadisi’nde yol alırken Doğu Anadolu doğasının ve coğrafyasının etkileyiciliğini de göreceksiniz. Doğu Anadolu ’nun en büyük şehirlerinden ve aynı zamanda 1900 mt.lik yüksekliğiyle ülkemizin en yüksekteki şehir merkezi olan ERZURUM ’un eski eserlerinin neredeyse tamamı volkanik, bazaltik kara taştandır. Şehrin geneline yayılmış olan kasvetli hava ile Palandöken ’in karlı zirveleri tam bir tezat yaratırlar. Selçuklu mimarisinin en güzel örneklerinden olan Çifte Minareli Medrese, Saltuklular dönemine tarihlenen Üç Kümbetler , Osmanlı mimarisinin şehirdeki gözde temsilcilerinden ve aynı zamanda da “oltu taşı” mağazalarının bulunduğu Taşhan ve ilgi çekici çinileriyle ön plana çıkan Yakutiye Medresesi gezilerimizden sonra Palandöken Dağı’ndaki otelimize çıkıyoruz. Üniversiteler arası 2011 Kış Olimpiyatları ’ndan sonra Dünya çapında kış sporları tesislerine sahip olan Palandöken Kayak Merkezi’ne kim bilir bir sonraki sefere kaymaya da gelirsiniz ? Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
Yeme İçme Bilgileri
Kahvaltı: Tur güzergahına uygun bir noktada alınır. – ekstra-
Öğle yemeği:
Akşam yemeği: Tur ücretine dâhil olarak açık büfe veya set menü şeklinde otelde alınıyor.
Otelde aldığımız kahvaltının ardından Kars ’a doğru yola çıkıyoruz. Pasinler ’den geçerken Aras ve Kargapazarı nehirlerinin kesiştiği noktaya inşa edilmiş olan 800 yıllık Moğol eseri olan Çobandede Köprüsü’ nde fotoğraf molası verdikten sonra Horasan, Sarıkamış yoluyla KARS ’a ulaşacağız. Ülkemizin en doğusunda olmasına rağmen, aslında Kafkasya ’nın en batısında olan bir şehirdir. Yani hem doğulu, hem batılı özellikleriyle çevresindeki Erzurum, Ağrı, Iğdır gibi illerden kültürel anlamda çok farklı, kıpır kıpır, sokakları hayat dolu bir şehirdir Kars. 1877 yılından sonraki 40 yıl boyunca Rus işgalindeyken yeniden kurulan şehir, Baltık mimarisinin ülkemizde en iyi izlenebileceği merkezdir Birbirini 90 derecelik açıyla kesen sokaklar, cepheleri süslü, kesme taş binalar.. Kars’ı çok seveceksiniz, biz bundan eminiz! Kars şehir merkezine bir kartal yuvası gibi tepeden bakan Kars Kalesi, Katedral diye de bilinen 12 Havariler Kilisesi gezilerini yaptıktan sonra öğle yemeğimizi alıyoruz. Yemekten sonra ülkemizin en uç noktasına, tam Ermenistan sınırında yer alan Ani Harabeleri’ne gidiyoruz. Ani 1000 yıl öncesinin bölgenin en büyük, en zengin şehri imiş. Zaten ören yerinde göreceğimiz anıtsal yapılardan bunu hemen anlayacaksınız. Surları, kapıları, Resimli Kilise, Aziz Pirkitch Kilisesi, Menuçehr Camisi, İpekyolu Köprüsü gibi eserleri görerek 2 ülke arasında sınırı oluşturan Arpaçay ’a tepeden bakarak bu unutulmaz geziyi tamamlayıp, tekrar şehir merkezine döneceğiz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.
Yeme İçme Bilgileri
Kahvaltı: Tur ücretine dahil olarak otelde açık büfe veya set menü olarak sunuluyor.
Öğle yemeği:
Akşam yemeği: Tur ücretine dâhil olarak açık büfe veya set menü şeklinde otelde alınıyor
Otelde kahvaltımızı aldıktan sonra ilk olarak Digor, Tuzluca yolunu kullanarak, uzunca bir süre Ermenistan sınırını takiben IĞDIR ’a ulaşıyoruz. Dikkatle bakarsanız Erivan ’ın evleri ve sınırımıza çok yakın kurulmuş olan Metzamor Nükleer Santrali’ni de görebilirsiniz. Iğdır Ovası Doğu’nun Çukurovası olarak adlandırılır. Yüksek dağların arasına sıkıştığı için çevresinden çok daha yumuşak ve ılıman bir havaya sahip olan ovada her türlü sebze ve meyve hatta pamuk bile yetişmektedir. Iğdır’ın sırtını dayamış olduğu, 5137 mt.lik yüksekliğiyle ülkemizin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı’nı fotoğraflamak için uygun bir noktada mutlaka duracağız, merak etmeyin! ? Öğle yemeğinden sonra İshak Paşa Sarayı’na çıkıyoruz. 220 yıllık bu saray yapıldığı günden buyana tüm Doğu Anadolu’nun sembol yapısı olmuştur. Bütün ovaya tepeden bakan konumuyla, birbirinden eşsiz taş işlemeli anıtsal kapılarıyla, 116 odalı muhteşem bir saray yapısı bizi bekliyor. İshak Paşa’dan sonra Van ’a doğru yola çıkıyoruz. Tendürek Dağı Geçidi’nden (2644 mt.) geçerken katılaşmış lavları, Çaldıran Ovası ’ndan geçerken meşhur savaşın geçtiği alanları göreceğiz. Bendi Mahi Çayı üzerindeki Muradiye Şelalesi ’nde de fotoğraf molası verdikten sonra Doğu’nun Paris’i de denilen ve ülkemizin en büyük gölü olan Van “Denizi”nin kıyısına kurulmuş olan VAN ’a ulaşıyoruz. Tuşpa diye de bilinen, gerçek adı ise yazılı kaynaklarda kral I.Sarduri’den dolayı Sardurihinili olan Van Kalesi’ne gidiyoruz. Surlar, kale camisi, Urartu krallarının kaya mezarları ve kale kapılarını gördükten sonra otelimize dönüyoruz.
Konaklama ve akşam yemeği “Deniz” kıyısındaki otelimizde.. Not: Vanlılar “göl” demezler, Van”denizi” derler.
Yeme İçme Bilgileri
Kahvaltı: Tur ücretine dahil olarak otelde açık büfe veya set menü olarak sunuluyor.
Öğle yemeği:
Akşam yemeği: Tur ücretine dâhil olarak açık büfe veya set menü şeklinde otelde alınıyor.
Otelde alınacak sabah kahvaltısının ardından ilk olarak Urartu krallarından II.Sarduri’nin yaptırdığı ve tarihi Sardurihinili diye geçen Çavuştepe Kalesi’ne gidiyoruz. Van-Hakkari karayolunun üzerinde bulunan bu etkileyici kale adını aldığı Çavuştepe ovasına tepeden bakmaktadır. Kalede; depo, işlik, saray ve tapınak kalıntılarını görüp, eğer şanslıysak Dünyanın sayılı Urartuca bilen kişilerinden birisi; örenyeri bekçisi Mehmet amcayla tanışıp, ondan Urartu yazıtlarını dinleyeceğiz. Van denince ilk akla gelen yapı olan Akdamar Adası ve kilisesi var sırada.. Ülkemizin en büyük gölüne bölge insanı Deniz der. Üzerinde yapacağımız yarım saatlik tekne yolculuğuyla ulaşacağımız Akdamar Adası’nın ve Kilisesi’nin kavuşamayan aşıklarının hüzünlü hikayesini ve Kral Gagik ’in muhteşem kilisesinin tarihini öğrendikten sonra öğle yemeğimizi Van“Denizi” kıyısında alacağız. Dileyenler Van’ a özgü inci kefalinin tadına bakabilirler. Yemekten sonra Doğu Anadolu ve İran kültürünün en önemli öğelerinden olan Halı ve Kilimler hakkında ayrıntılı bilgi alabileceğimiz Halı-Kilim Kooperatifinde bir mola verip, daha sonra Tatvan ’a doğru yolculuğumuza başlıyoruz.Buradan Ahlat ’a geçiyoruz. Bazıları 3.5 mt. boyunda olan anıtsal mezar taşlarıyla dolu olan Selçuklu Mezarlığı ve çevresindeki pek çok farklı tarzda inşa edilmiş kümbetlerden en ilginci olan Emir Bayındır Kümbeti’ni görüp (EKSTRA TUR:Dileyen misafirlerimizle Nemrut Krateri’ni görmek için Nemrut Dağı’na çıkıyoruz.) Bitlis şehir merkezinde yapacağımız panoramik tur sonrasında otelimize ulaşıyoruz.Konaklama ve akşam yemeği otelimizde.
Yeme İçme Bilgileri
Kahvaltı: Tur ücretine dahil olarak otelde açık büfe veya set menü olarak sunuluyor.
Öğle yemeği:
Akşam yemeği: Tur ücretine dâhil olarak açık büfe veya set menü şeklinde otelde alınıyor.
Sabah otelde alacağımız kahvaltının ardından Doğu anadolu bölgesinin 2. Büyük ovası olarak bilinen Muş Ovasına ulaşıyoruz. Panoramik olarak yapacağımız şehir gezimiz sonrasında Bingöl üzerinden Karakoçan ’a , oradanda yönümüzü Tunceli’ye çeviriyoruz. Doğu Anadolu’nun yukarı fırat bölgesinde bulunan Tunceli, Munzur Vadisi Milli Parkı ile tanınan bir bölge.Şehir merkezi gezimizi tamamladıktan sonra Munzur Vadisinden yapacağımız yolculukla Ovacık ’a ulaşıyoruz. Munzur dağının eteklerine kurulan kent ismini dağların arasında bulunan ovadan almaktadır.İlçede yapacağımız gezide rehberimiz Munzur baba ve Düzgün baba efsanelerini anlattıktan sonra munzur gözlerine ulaşıyoruz.Burada geçireceğimiz vakitin ardından Pertek ilçesinden hareketle otelimize doğru yol almaya başlıyoruz.Fırat nehri üzerinde yapacağımız feribot yolculuğu ile otelimize ulaşıyoruz
Yeme İçme Bilgileri
Kahvaltı: Tur ücretine dahil olarak otelde açık büfe veya set menü olarak sunuluyor.
Öğle yemeği:
Akşam yemeği: Tur ücretine dâhil olarak açık büfe veya set menü şeklinde otelde alınıyor.
Kahvaltımızın ardından otelden ayrılıp Harput ’u gezmeye başlıyoruz.. 4000 bin yıllık tarihi bulunan Harput kalesine neden Süt Kalesi dendiğini rehberimizden dinledikten sonra Anadolu’nun Pisa Kulesi olarak da adlandırılan Yatık minaresi ile ünlü Harput Ulu camiini ziyaret ediyoruz. Tarihi Harput evlerini dışarıdan gördükten sonra Arap Baba türbesine gidiyor ve Arap Baba’nın hikayesini dinliyoruz. Elazığ ve Keban üzerinden Divriği’ye ulaşıyoruz. Selçuklu döneminin bu önemli kentindeki ilk gezi noktamız olan Selçuklu mimarisinin dış cephe ve sembolizasyon konusunda ulaştığı en üst noktayı, Divriği Ulu Camiini görmeye gidiyoruz. Gün ışığına bağlı gölge oyunlarının hakim olduğu ve her bir bezemesinin taşıdığı anlama göre birçok farklı inancı süslemelerinde barındıran Divriği Ulu camii aynı zamanda Unesco Dünya Kültür Mirası Listesi nde yer alıyor.Gezimizin ardından Kemaliye’ye doğru yol almaya başlıyoruz. Kemaliye de ilk durağımız Recep Yazıcıoğlu Köprüsü olacak. Öncülüğünü Recep Yazıcıoğlu’nun yaptığı ve Devlet-Millet iş birliği ile yapılan ilk proje olan köprünün bölge için ne denli öneme sahip olduğunu rehberimizden dinledikten sonra Kemaliye Taş Yol’a ulaşıyoruz. Amerika’da bulunan Grand Kanyonun ardından dünyanın en büyük 2. kanyonu olarak bilinen Karanlık Kanyon ve Fırat Nehrinin dağları delerek oluşturduğu yer yer 800 metrenin üzerine çıkan, sarp ve dik yamaçların kıyısı boyunca uzanan bu yol sizleri hayrete düşürecek. İnsanların tamamen elleri ile oyarak açtığı ve zamanında Kemaliye -Divriği arasında bağlantı oluşturan bu yol, insan emeği ve kararlılığının günümüzde yaşayan en büyük sembolüdür. Taş Yol gezimiz sonrasında Tübitak tarafından bölgede düzenlenen doğa gezileri sırasında toplanmış olan canlı-bitki-maden türlerinin sergilendiği, ülkemizin en büyük Doğa Tarih Müzesi’ni geziyoruz. Doğa Tarih müzesi gezimiz sonrasında Kemaliye merkeze ulaşıyoruz. Sonrasında oldukça keyifli bir yer olan Taş Dibi mahallesinde yer alan Lökhane’ye gidiyoruz. Salim Usta tarafından Lög/Lök yapımını öğrenip bilgilendikten sonra Ahmet Kutsi Tecer’in ‘’orada bir köy var uzakta’’ dizelerine konu olan Apçağa köyüne ulaşıyoruz. Apçağa köyünde fotoğraflarımızı çektikten sonra kartal yuvasını andıran Kayabaşı Kır Kahvesine çıkarak Kemaliye’yi , Fırat Nehrini tepeden seyrederken çaylarımızı ve kahvelerimizi yudumlayarak Kemaliye gezimizi sonlandırıyor ve yolumuzu takiben konaklamak ve akşam yemeği için otelmimize ulaşıyoruz.MALATYA
Yeme İçme Bilgileri
Kahvaltı: Tur ücretine dahil olarak otelde açık büfe veya set menü olarak sunuluyor.
Öğle yemeği:
Akşam yemeği: Tur ücretine dâhil olarak açık büfe veya set menü şeklinde otelde alınıyor.
Sabah otelde aldığımız kahvaltı sonrasında Malatya ’yı gezmeye başlıyoruz.Eski Malatya’da bulunan Ulu Camii ziyareti sonrasında Silahtar Mustafa Paşa Kervansarayına geçiyoruz.Verdiğimiz fotograf molası sonrasında Malatya merkeze dönüp Şirehanında kaysı alışverişi için serbest zamanımız olacak.Antik dönemlerde kayısı üretiminden dolayı bal ülkesi olarak adlandırılan Malatya’dan ayrılıp Kayseri’ye doğru yol almaya başlıyoruz.Mantısı ile ünlü Kayseri’de alacağımız öğlen yemeği sonrasında şehri gezmeye başlıyoruz. Hunat Hatun Medresesi ve Camii ziyaretlerimizi gercekleştirip yöresel ürünler alabilmek için serbest zamanımız veriyoruz..Serbest zaman sonrasında İstanbul ’a doğru dönüş yolculuğumuz başlıyor.Ankara,Bolu,Sakarya,Kocaeli istikametinden İstanbu l’a ulaşıp siz değerli misafirlerimizle başka bir Gezdirir Tur programında görüşmek dileğiyle vedalaşıyoruz.
Yeme İçme Bilgileri
Kahvaltı: Tur ücretine dâhil olarak otelde açık büfe veya set menü şeklinde sunuluyor.
Öğle yemeği:
Akşam yemeği: Dönüş güzergahında mola tesisinde serbest olarak alınıyor. - EKSTRA
Tek Kişi | Çift Kişilik Odada Kişi Başı | |
Taksit | Aylık | Toplam |
2 | 0,00 TL | 0,00 TL |
3 | 0,00 TL | 0,00 TL |
4 | 0,00 TL | 0,00 TL |
6 | 0,00 TL | 0,00 TL |
9 | 0,00 TL | 0,00 TL |