Sabah gün doğumu saatlerinde Tuz Göl’ünde hem güne merhaba demek, hem de fotoğraf çekmek için mola veriyoruz. . (Mevsime bağlı olarak programda yer alan tuz gölünde fotoğraf molası, gün henüz aydınlık olmadığı ve tuz gölü manzarası görülemediği, şartlara bağlı olarak gerçekleştirilemeyebilir.) Sonrasında Aksaray’a varıyoruz. Burada ki tesisimizde vereceğimiz serbest kahvaltı molasının ardından Hasan Dağı manzarası eşliğinde Ihlara Vadisine varıyoruz. Yer yer 80-100 metre derinliğe sahip, Melendiz Çayının binlerce yılda vadiyi oyarak oluşturduğu bu doğa harikası mekânda Ağaçaltı Kilisesi - Yılanlı Kilise gibi noktaları geziyoruz. Sonrasında yaklaşık 30 dakikalık bir yolculuktan sonra Narlı Göl dediğimiz başka bir doğa harikası mekânı fotoğraflama şansı buluyoruz. Bir volkan ağzı gölü olan bu noktada rehberimizin anlatımları ile bilgilendiriliyoruz. Bir sonraki durağımız Derinkuyu Yeraltı Şehri oluyor. (Yoğunluk durumunda Kaymaklı Yeraltı Şehri ziyaret edilecektir.) Yerin yaklaşık 50-55 metre altına kadar oyulmuş ve 9 kattan oluşan bu devasa kompleks hepinizi büyüleyecek. Hititler döneminden itibaren yapımları başlayan; labirent gibi örülmüş olan yeraltı yapılarının en büyüğünü geziyoruz. Ardından öğle yemeğimizi alacağımız restoranımıza hareket ediyoruz. Öğle yemeğinin ardından Dervent Vadisinde mola veriyoruz. Burada birçok farklı şekildeki Peri Bacalarını fotoğraflama şansı buluyoruz. Ardından Üç Güzeller Per Bacası gezimizi de tamamlayarak gezimizin son ayağı olan Şarap Mahzenleri gezimizi tamamlıyoruz. Doğal Kayaların içinde bölgenin en nadide üzümlerinin Şaraba dönüşme hikâyesini uzmanından dinliyoruz. Ardından konaklayacağımız otelimize yerleşiyoruz.

(Dileyen misafirlerimiz gün doğumunu Balon Turu ile birlikte yapabilirler EKSTRA). Otelimizde alacağımız kahvaltı sonrasında ilk gezi noktamız olan Göreme Açıkhava Müzesi gezimize başlıyoruz. Bir vadi içersinde kurulmuş olan bu eski Manastır alanında Aziz Basil Kilisesi – Elmalı Kilise – Azize Barbara Şapeli – Yılanlı Kilise – Kiler/Mutfak/Yemekhane –Çarıklı Kilise ve Tokalı Kilise gibi yapıları görüyoruz. (Kilise içlerinde anlatım yasak olduğu için; rehberimiz sizleri dışarıda bilgilendirecektir.) Bu güzel geziyi bitirdikten sonra Paşabağ bölgesine hareket ediyoruz. Birbirinden geniş gövdeli Peri Bacalarından oluşan bu bölgede bir dönem insanların yaşam ve barınma alanı olarak kullandıkları bölümleri gezme imkânı buluyoruz. Burada vereceğimiz serbest zaman sonrasında Çavuşin bölgesine gidiyoruz. Bölgenin en eski yerleşimlerinden biri olan Çavuşin Köyünde bir süre serbest zaman veriyoruz. Sonradına Kapadokya denince akla ilk gelen sanatlardan olan çömlek sanatını tanıma fırsatı buluyoruz. Çanak-çömlek yapım atölyesini ziyaret ediyoruz. Ustalarımız binlerce yıldır Kızılırmak kenarında gelişmiş olan bu sanatı anlatıyor ve hatta dileyen misafirlerimizden bir iki kişiye bunu uygulamalı denettirme imkânı veriyor. Bu güzel şov sonrasında alışveriş imkânı da buluyoruz. Ardından öğle yemeğimizi alacağımız restoranımıza gidiyoruz. Öğle yemeğimizin ardından Mustafapaşa (Sinassos) bölgesini gezmeye başlıyoruz. Bölgedeki en iyi korunmuş sivil mimari örneklerini barındıran Mustafa Paşa gezimizin sonrasında Kızıl Vadi’de harika bir manzara eşliğinde fotoğraflarımızı çekiyoruz. Otelimize gitmeden önce son gezi durağımız Onyx Atölyesi oluyor. Anadolu ve Kapadokya bölgesinin doğal taşlarını ve bunlardan yapılan takıları görme, tanıma imkânı buluyoruz. Dileyen misafirlerimiz alışveriş yapabilirler. Ardından otelimize dönüyoruz.

Otelde alacağımız kahvaltı sonrasında ilk gezi durağımız Güvercinlik Vadisi fotoğraf molası oluyor. Ardından Uçhisar Kalesinin altında vereceğimiz molada hem Uçhisar’ı panoramik olarak görüyor, hem de harika oluşumları fotoğraflama imkânı buluyoruz. Sonrasında Salkım Tepesinde güzel bir çay – kahve molası ile Göreme ve yakın çevresini fotoğraflama imkânı bulacağız. Sonrasında bölgenin ve Anadolu’nun en önemli el sanatlarından biri olan ve çok güzel bilgiler edineceğimiz Halı Atölyesi ve Mağazası ziyaretimizi yapacağız. Son durağımız Tuz Gölü'nde fotoğraf molası verdikten sonra İstanbul'a dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Kırşehir - Kırıkkale - Ankara - Bolu - Adapazarı - İzmit yol üzerinde molalar vererek İstanbul'a varıyoruz. Bir başka gezide görüşmek ümidi ile siz değerli misafirlerimizi aldığımız noktalarda uğurluyoruz.